14 Aralık 2008 Pazar

Oğuz Atay;Türkiye'nin Ruhu

Oğuz Atay;Türkiye'nin Ruhu için günlüğünde belirttikleri
"bana öyle geliyor ki biz çocuk kalmış bir milletiz ve daha olayları ve dünyayı, mucizelere bağlı, "myth"lere bağlı bir şekilde yorumluyoruz en ciddi bir biçimde. aklı başında bir batılının gülerek karşılayacağı ve bize ölesiye ciddi gelen bir şekilde.bir başka nokta daha: öyle bir yarım yamalaklığımız var ki, bizim dramımız, trajedimiz, akıl almaz bir biçimde gelişiyor. ayrıca bir trajedinin içinde olduğumuzun farkında bile değiliz. çok güzel yaşayıp gittiğimizi sanıyoruz. iktidardaki adamlar da, bu sanıyı bütün millet adına dile getiriyorlar. birkaç aydın dışında bunu anlayan yok gibi. o aydınlar da, sosyal bir takım sözler ediyorlar. psikolojik yönü boşlukta kalıyor bu meselenin. insanlarımız bu kötü yaşantıyı dile getirmenin, 'muhalafet yapmak sanıyorlar. yapanlar bile, 'muhalafet yaptıklarını sanıyorlar bir bakıma aslında bir yanlış anlama olduğu halde, anlaşıp gidiyorlar. bir 'mış gibi yapmak' tutturmuşlar; arabalar yürüyor ya, ekmek yapılıyor ya, iyi kötü suyumuz geliyor ya... mesele yok. bir taklid oynuyoruz ve batıya bile kendimiz kabul ettirdiğimiz anlar oluyor. (bir futbol maçında yeniveriyoruz onları)
ya çocuksu gururumuz! beğenilmezsek hemen alınıyoruz, batılılara iftiralar ederek kendimizi temize çıkarmak için didiniyoruz. iyi aile çocukları arasında onlara çamur atan mahalle çocuğu gibiyiz. ben buna saflık diyorum ve genel anlamda bir sempati duyuyorum. içinde yaşarken de öfkeyle tepiniyorum. "
"İnsanımıza, geri kalmış ya da az gelişmiş değil; fakir düşmüş, yani gücünü kaybetmiş bir varlık olarak bakmak düşünülebilir. Yani, ilkel bir topluluk değil, servetini kaybetmiş soylu bir toplululuk denebilir."